15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye, tarihinin en karanlık gecelerinden birine tanıklık etti. Demokrasiye ve milli iradeye yapılan bu alçakça saldırıda birçok yürek yangınlarına sebep olurken, kimi kahramanlıklarıyla da örneklik teşkil etti. Bu kahramanlardan biri de Astsubay Bülent Aydın’dır. Gece gökyüzünü aydınlatan yıldızların arasında, özgürlük ve vatan sevgisini ön planda tutan bir insanın hikayesidir onunki. Bu günlerde içerisinde derin bir acı ve onur barındıran hayatı, Türk milletinin hafızasında silinmeyecek izler bırakmıştır.
Astsubay Bülent Aydın, 1978 yılında Türkiye’nin Isparta şehrinde dünyaya geldi. Küçük yaşlardan itibaren vatan sevgisiyle dolup taşan Bülent, tahsil hayatını başarılı bir şekilde sürdürdükten sonra silahlı kuvvetlere katılma kararı aldı. 2000 yılında Türk Silahlı Kuvvetleri'nde astsubay olarak göreve başladı. Askerlik mesleğini büyük bir özveri ve fedakârlıkla yürüten Aydın, görev yaptığı birimlerde arkadaşları ve üstleri arasında güvenilir, saygı duyulan bir lider olarak biliniyordu. O, her zaman memleketine olan bağlılığıyla tanınan bir askerdi. Askerlik hayatı boyunca birçok zorlu görevi başarıyla tamamlayan Bülent, aynı zamanda eğitimiyle de ön plana çıkıyordu.
15 Temmuz akşamı Türkiye, bir grup darbeci tarafından yapılan bir kanlı saldırıya maruz kaldı. Darbecilerin, herkesin hukuk ve demokrasi için sokaklara döküldüğü bir süreçte yaşananlar büyük bir kaosa yol açtı. Tam bu sırada Astsubay Bülent Aydın, görev yaptığı birimin bulunduğu alanda, vatanına sahip çıkmak için yürekten mücadele etmeyi tercih etti. Zira Bülent, sadece bir asker değil, aynı zamanda bir vatan evladıydı. Emniyete gelerek oradaki vatandaşları korumaya, darbecilere karşı koymaya çalıştı. Onun, haksızlığa karşı durma cesareti, gecenin karanlığındaki en parlak ışık oldu.
Aydın, bu görev esnasında canını hiçe sayarak arkadaşlarıyla birlikte, tankların önüne kendini attı ve sivil halkı bu tanklardan korumaya çalıştı. O, sadece bir astsubay değil, bir kahraman olarak milletinin tarihinde yazılı bir isme dönüştü. Nitekim Bülent Aydın, vatan aşkı işte budur diyerek, darbe girişimini önlemek için mücadele ederken, ne yazık ki hayatını kaybetti. Ama ardında bıraktığı miras, Türk milletinin özgürlük mücadelesinin simgelerinden biri haline geldi.
Artık Bülent Aydın sadece bir şehit değil, aynı zamanda bağımsızlık ve vatan sevgisinin sembolüydü. Onun hayatı, Türk milletinin cesaretini, direncini ve birlikteliğini göstermektedir. Demokrasiye sahip çıkmak isteyen her birey, onun adını anarak cesaret bulmuş, güçlenmiştir. Aydın’ın ruhu, Türk milletinin özgürlük mücadelesinin kalbinde yaşamaya devam etmektedir.
Bugün, 15 Temmuz'da verilen mücadelelerin, yaşanan hayatların ve yaşanılan acıların anısına, vatanımıza olan bağlılığımızı tazeleme zamanıdır. Bülent Aydın gibi kahramanlarımız, birçok Türk gencine ilham olmuş, vatanına ve milletine sahip çıkmanın önemini göstermiştir. Onların hatıralarını yaşatmak, ülkemizin geleceği için bir sorumluluktur.
15 Temmuz’un ilk şehidi Astsubay Bülent Aydın’ı saygı, rahmet ve minnetle anarken, onun hatırasını yaşatmak için üzerimize düşen görevleri yapmak, bizlerin asli görevidir. Unutmayalım ki bir toplumun gücü, kahramanlarının mirasından gelir. Bülent Aydın gibi şehitlerimiz, özgürlüğün ve bağımsızlığın bedelini ödeyen kahramanlardır ve bu bedel asla unutulmamalıdır.
Türkiye’nin geleceği, Bülent Aydın gibi yürekleriyle vatanlarına sahip çıkan insanların elinde şekillenecektir. Onun ve diğer şehitlerin aziz hatırası için durmak yok, yola devam etmektir. Kahramanlığın ve fedakârlığın simgesi olan şehitlerimiz, daima gönlümüzde yaşamaya devam edecektir.